Kısaca:
ABD’de başkanlık seçimlerinden zaferle ayrılan Donald Trump, yalnızca siyasi dengeleri değil, ekonomi politikalarını da yeniden şekillendiriyor. Trump’ın zaferi ile alevlenen borsa rallisi, Fed’in enflasyon göstergesine yukarı yönlü bir baskı uyguluyor ve faiz oranlarının yüksek seyretmesine zemin hazırlıyor.
ABD’de hizmetler enflasyonu yükselişte
27 Kasım’da açıklanacak verilere göre kişisel tüketim harcamaları (PCE) endeksinin ekim ayında aylık %0.2, yıllık bazda ise %2.3 artması bekleniyor. Employ America İcra Direktörü Skanda Amarnath, borsanın etkilerinin pandemi öncesi eğilimle karşılaştırıldığında çekirdek hizmetler enflasyonundaki artışın üçte birinden fazlasını oluşturduğunu tahmin ediyor. Ayrıca Amarnath, “Ya hisse senetlerinde bir düzeltme olacak ya da Fed faiz indirimlerini yavaşlatıp daha şahin bir tutum sergilemek zorunda kalacak. Bu ay borsada keskin bir düzeltme olursa işler çok daha kolay hale gelir.” diye ekledi.
S&P 500 rekor üstüne rekor kırıyor
S&P 500 endeksi, seçim öncesi Trump’ın kazanacağı beklentisiyle yükselmeye başladı ve seçimden sonra rekor seviyelere ulaştı. Yatırımcılar, Trump’ın başkanlık koltuğuna yeniden oturmasıyla iş dünyası yanlısı politikalar uygulayacağına dair umutlarla piyasaya yöneldi.
Portföy yönetimi kategorisindeki artışın ise şimdiden belirginleştiği ifade ediliyor. Hükümetin üretici fiyatları raporuna göre, bu kategorideki maliyetler ekim ayında %3.6 oranında artış göstererek son altı ayın en büyük yükselişini kaydetti.
Ekonomistler, piyasalardaki bu hareketin Fed’i daha temkinli bir strateji izlemeye zorlayabileceğini belirtiyor. Trump, yalnızca piyasaları değil merkez bankasının karar mekanizmalarını da yeniden şekillendiriyor. Şimdi gözler, bu güçlü dengenin ekonomi üzerindeki etkilerine çevrilmiş durumda.