Kripto para ve fintech şirketleri, Trump yönetimi döneminde banka lisansı almak için harekete geçti. Reuters’ın görüştüğü birçok sektör yöneticisine göre mevcut yönetim daha sektör dostu olarak görülüyor ve önceki yönetimlerin yavaş kaldığı alanlarda fırsatlar sunuyor. Banka lisansı almak oldukça maliyetli olsa da şirketler açısından ciddi bir itibar ve finansal avantaj sağlıyor.
Banka lisansı onaylarında büyük düşüş
2000-2007 yılları arasında her yıl ortalama 144 banka lisansı başvurusu onaylanırken, 2008 finans krizinden sonra bu sayı ciddi oranda düştü. 2010-2023 arasında yıllık sadece 5 onay alındı. Finansal kriz sonrası artan denetimler ve sıkı bankacılık kuralları bu düşüşte etkili oldu. Trump yönetimiyle birlikte finans ve kripto alanındaki yeniliklere karşı daha açık bir duruş sergileniyor. Başkan Trump, göreve başladığı Ocak ayından bu yana kripto çalışma grubu kurdu, ulusal stratejik Bitcoin rezervi oluşturulması için kararname imzaladı ve Beyaz Saray’da ilk kripto zirvesini düzenledi.
ABD’de banka lisansı alan kripto şirketleri
ABD’de kripto şirketlerinin banka lisansı alma girişimleri pek sık görülmese de son yıllarda bazı başarılı örnekler öne çıktı. 2020’de Kraken, Wyoming’de banka lisansı aldı. 2021 Ocak ayında Anchorage Digital Bank charter onayı aldı. 2022’de ise kripto kredi platformu Nexo, federal lisansa sahip bir bankanın bağlı olduğu holding şirketinde hisse satın aldı.
Lisans alma zorlukları ve avantajları
Kripto şirketleri için banka lisansı almak, kara para aklamayı önleme yasalarına ve Banka Gizlilik Yasası’na uyum gibi zorlukları da beraberinde getiriyor. Ayrıca, merkezi denetimlerin artması, kriptonun temelinde yer alan merkeziyetsizlik ilkesiyle çelişebiliyor. Bunlara karşın tüm zorluklara rağmen banka lisansı almak, şirketlerin mevduat toplayarak sermaye maliyetlerini düşürmesine olanak tanıyor. Bu da onları uzun vadede daha güçlü finansal yapılar haline getirebiliyor.