Bank Policy Institute (BPI), Amerikan Bankacılar Birliği (ABA), ABD Ticaret Odası, Ohio Bankacılar Birliği ve Ohio Ticaret Odası, Federal Rezerv’in stres testi çerçevesindeki şeffaflık eksikliklerini gerekçe göstererek dava açtıklarını duyurdu. Bankalar ve düzenleyiciler için önemli bir risk yönetim aracı olan stres testleri, bankaların ciddi ekonomik şoklara karşı yeterli sermayeye sahip olmasını sağlamayı hedefliyor. Ancak bu dava yasal sürecin kamuoyu görüşüne açılması gerektiğini savunuyor ve stres testlerinin, Amerikan hane halkı ve işletmelerine destek olma kapasitelerini etkileyerek ABD ekonomisine zarar verdiğini iddia ediyor.
Davanın açılma gerekçesi
Davacı bankalar, FED’in mevcut stres testi çerçevesi hem Anayasa’yı hem de İdari Usul Yasası’nı ihlal ettiğini iddia ediyor. FED’in stres testlerini düzenlerken modelleri ve senaryoları şeffaf bir şekilde kamuoyuna sunmadığını da ifade eden davacılar bu testlerin bankaların tutması gereken asgari sermaye miktarını her yıl önemli ölçüde değiştirdiğini ancak bu değişiklikler kamuoyu görüşüne sunulmadan uygulandığını da belirtiyor.
Şeffaflığın eksikliği ve belirsizlik; bankaların sermaye planlamalarını zorlaştırıyor, müşterileri için kredi maliyetlerini artırıyor ve sermaye piyasası kapasitesini zayıflatıyor. Sermaye piyasası hizmetleri ABD işletmeleri ve hükümetleri için kritik bir finansman kanalı olduğunu savunan davacılar bu süreçlerin daha açık bir hale getirilmesi ekonomik büyüme için hayati öneme sahip olduğunu belirtiyor.
Ohio Bankacılar Birliği Başkanı ve CEO’su Michael Adelman’ın belirttiği üzere açılan bu davada stres testlerinin kaldırılması değil yalnızca yasal gerekliliklere uygun olarak şeffaflık kazanmasını ve kamuoyu görüşüne açılması amaçlanıyor.
Davacı bankaların yetkililerinden konu ile ilgili açıklamaları:
Greg Baer, BPI Başkanı ve CEO’su:
“Yıllardır stres testi çerçevesindeki ciddi endişelerimizi ve reform ihtiyacını dile getirdik. Mevcut şeffaflıktan uzak yapı; sermaye yükümlülüklerini yanlış, dalgalı ve aşırı bir şekilde belirliyor. Bu durumda kredi sağlama kapasitesini azaltarak ekonomik büyümeyi olumsuz etkiliyor. Federal Rezerv’in şeffaflık ve hesap verebilirlik yönünde attığı ilk adımları memnuniyetle karşılıyoruz ancak yasal haklarımızı korumak adına bu davayı açmamız gerekiyordu.”
Rob Nichols, ABA Başkanı ve CEO’su:
“Stres testlerinin önemli bir risk yönetimi aracı olduğunu destekliyoruz ancak Federal Rezerv’in bu programın şeffaflığını artırması gerektiğini uzun süredir savunuyoruz. Bu testlerin temel bileşenlerinin kamuoyundan gizlenmesi, bankaların dayanıklılığına dair anlamlı içgörüler sunma değerini azaltıyor. Yasal gereklilikleri karşılamak için FED, denetim modellerini ve stres senaryolarını yayınlamalı ve kamuoyu görüşüne açmalıdır. Bu, düzenleyici beklentilere dair belirsizliği azaltarak daha adil ve öngörülebilir bir düzenleyici ortam oluşturabilir.”
Michael Adelman, Ohio Bankacılar Birliği Başkanı ve CEO’su:
“Ohio Bankacılar Birliği olarak sürecin federal yasalarla uyumlu hale getirilmesi için diğer kilit sektör kuruluşlarıyla birlikte bu davayı açıyoruz. Amacımız, hem Ohio’daki işletmelerin ve ailelerin daha iyi hizmet almasını sağlamak hem de ekonomik istikrarı teşvik etmek. Bu dava, stres testlerini ortadan kaldırmayı değil sürecin daha şeffaf ve yasalara uygun bir hale getirilmesini hedefliyor.”
Tom Quaadman, ABD Ticaret Odası Kıdemli Başkan Yardımcısı:
“Yerel işletmeler ekonomik büyüme ve istihdam yaratımının temel itici gücüdür. Bu işletmeler büyümelerini finanse etmek ve mali durumlarını yönetmek için banka kredilerine ihtiyaç duyar. Mevcut stres testi rejimi, bu işletmelerin finansmanını kısıtlayan bir düzenleme olarak hareket ediyor. Testlerin kamuoyu görüşüne sunulması, iş büyümesi ve ekonomik kalkınma üzerindeki olumsuz etkileri gözler önüne sererdi.”
Steve Stivers, Ohio Ticaret Odası Başkanı ve CEO’su:
“Amerikan halkı, bankalar için adil ve şeffaf bir stres testi sürecini hak ediyor. Mevcut sistem, işletmeler ve aileler için sermaye erişimini kısıtlıyor, böylece istihdam ve Amerikan rüyasını baltalıyor.”