ABD Başkanı Donald Trump, New York Güney Bölgesi (SDNY) Başsavcılığı görevine eski SEC Başkanı Jay Clayton’ı atadı. Bu atama kripto sektöründe ciddi soru işaretleri yarattı. Zira Clayton, 2020 yılında SEC’in Ripple’a karşı açtığı davayı başlatan isimdi.
Trump’ın göreve gelir gelmez kripto varlıklara daha dostane bir yaklaşım sergileyeceği yönündeki açıklamaları sektörde olumlu karşılanmıştı. Ancak Clayton gibi geçmişte kriptoya karşı agresif adımlar atmış bir ismin kilit bir yargı görevine getirilmesi bu yeni döneme dair bazı çelişkileri de beraberinde getiriyor.
Dava açtı, sonra fikir değiştirdi
Jay Clayton 2017-2020 yılları arasında SEC Başkanlığı yapmıştı. Görevden ayrılmadan bir gün önce 22 Aralık 2020’de SEC’in Ripple’a karşı açtığı davayı bizzat imzalayarak başlatmıştı. Ripple cephesi bu hamleyi “veda tokadı” olarak tanımlamıştı. Clayton ise son yıllarda Gensler dönemindeki sert uygulamaları eleştirmiş ve kripto karşıtı baskıların durdurulması gerektiğini savunmuştu.
Trump, geçtiğimiz Kasım ayında Clayton’ı bu görev için seçmişti. Bugün itibarıyla Senato onayı olmaksızın “Geçici SDNY Başsavcısı” olarak göreve başladı. Trump yönetimi, Clayton’ın Senato’dan geçemeyeceğini öngörerek bir yasal boşluk üzerinden bu atamayı gerçekleştirdi.
Senato Azınlık Lideri Chuck Schumer, atamayı engellemek için adımlar atacağını açıklasa da yasalara göre bir başsavcı adayı 120 gün içinde onaylanmazsa yargıçlar atamayı uzatabiliyor. Bu da Clayton’ın uzun süre görevde kalabileceği anlamına geliyor.
Kripto dostu mu, değil mi?
Clayton’ın geçmişi, Ripple ve XRP topluluğunda hala tepkiyle karşılanıyor. Özellikle Ripple CEO’su Brad Garlinghouse geçtiğimiz yıl Clayton’ın kripto yanlısı demeçlerini “ikiyüzlü” bulduğunu açıklamıştı.
Bu gelişme, Washington’daki kripto lobisinin etkisinin arttığını gösterse de sektör oyuncuları için net bir zafer anlamına gelmiyor. Zira bugün destek olan isimler, yarın tekrar düzenleyici baskılara öncülük edebilir.
Jay Clayton’ın geçmişte açtığı davalar ve şimdi üstlendiği rol, sektörde şu soruyu yeniden gündeme getiriyor: Kriptonun siyasi dostları gerçekten ne kadar güvenilir?