Kripto paraların giderek daha fazla benimsenmesiyle ABD’de stablecoinleri düzenlemeye yönelik iki önemli yasa tasarısı öne çıkıyor: STABLE Act ve GENIUS Act. Her iki tasarı da ödeme amaçlı kullanılan stablecoinler için bir çerçeve sunmayı hedefliyor, ancak yaklaşımları oldukça farklı.
STABLE Act ile daha sıkı, merkezi bir yapı
STABLE Act, adından da anlaşılacağı gibi şeffaflık ve hesap verebilirliğe odaklanıyor. ABD Temsilciler Meclisi üyeleri French Hill ve Bryan Steil tarafından sunulan tasarı, stablecoinlerin yalnızca belirli lisanslı kuruluşlar tarafından piyasaya sürülmesini öngörüyor. Ayrıca bu varlıkların tamamen nakit veya kısa vadeli Hazine Bono’ları gibi güvenli varlıklarla desteklenmesini şart koşuyor.
Tasarı, dijital varlıkları yöneten şirketlerin müşteri fonlarını kendi işletme hesaplarından ayrı tutmasını zorunlu kılıyor. Bunun yanı sıra rezervlerin düzenli olarak kamuoyuna açıklanması ve bağımsız denetimden geçmesi gerekiyor. Yasa, iki yıl boyunca bazı teminatlı stablecoin türlerinin çıkarılmasını da durdurmayı öneriyor. Bu süre yeni düzenlemelere uyum sağlanması açısından kritik bir geçiş dönemi olarak görülüyor.
GENIUS Act ile daha esnek bir tutum
GENIUS Act ise daha esnek bir yaklaşım benimseyerek hem eyalet hem de federal düzeyde düzenlemelere açık bir sistem öneriyor. Bu sayede küçük ölçekli şirketlerin de sektöre giriş yapması kolaylaşıyor. Senatoya sunulan tasarı, stablecoin sağlayıcılarının yüksek kaliteli, likit varlıklarla rezerv tutmasını ve kullanıcı bilgilerini doğrulamasını şart koşuyor. Ayrıca her stablecoinin bire bir değerde desteklenmesini ve düzenli olarak raporlanmasını zorunlu kılıyor.
GENIUS Act, ödeme amaçlı stablecoinlerin menkul kıymet ya da yatırım aracı sayılmamasını da net bir şekilde tanımlıyor. Bu da hukuki belirsizlikleri ortadan kaldırarak sektör oyuncularına daha fazla şeffaflık sağlıyor.
Avrupa’da durum ne?
Avrupa Birliği’nin kabul ettiği MiCA regülasyonu tüm kripto varlıkları kapsayan bir çerçeve sunuyor. MiCA, stablecoin sağlayıcılarının belirli sermaye yeterliliklerini karşılamasını, şeffaflık kurallarına uymasını ve düzenleyici kurumlara kayıt yaptırmasını zorunlu kılıyor.
STABLE Act’in bankacılık temelli yaklaşımı, MiCA’ya göre daha katı kabul ediliyor. GENIUS Act ise MiCA’nın sunduğu esnekliğe daha yakın bir çizgide ilerliyor.
Düzenleme ve inovasyon arasında denge arayışı
STABLE Act, güçlü bir tüketici koruması ve mali istikrar vurgusuyla öne çıkıyor ancak esnekliğinin az olması nedeniyle inovasyonu yavaşlatabileceği yönünde eleştiriler yer alıyor. GENIUS Act ise sektörün dinamizmini koruyabilecek bir esneklik sağlasa da denetim boşluklarına yol açabileceği yönünde çekinceler var. Bu iki yaklaşım arasındaki mücadele sadece ABD iç siyaseti açısından değil küresel stablecoin düzenlemeleri için de belirleyici olabilir. Özellikle ABD dolarına sabitlenmiş dijital varlıkların küresel ödeme sistemlerinde oynayacağı rol düşünüldüğünde alınacak kararın yankısı dünya genelinde hissedilecek.